Yine, Yeni, Yeniden Gazze İçin Yoldayız

Gazze Şeridi, yıllardır İsrail'in uyguladığı abluka altında adeta bir açık hava hapishanesine dönüşmüş durumda. Temel insani ihtiyaçlardan yoksun bırakılan Gazzeliler, yaşam mücadelesi verirken, dünya kamuoyunun sessizliği bu dramı daha da derinleştiriyor. Ancak insanlık vicdanı susmuyor! Ümmet Hareketi ve Global Sumud Flotilla öncülüğünde, 40'tan fazla ülkeden yüzlerce aktivist, Gazze'deki ablukayı kırmaya ve insani yardımları ulaştırmaya kararlı bir şekilde bir kez daha Akdeniz'e açılıyor. “Yine, Yeni, Yeniden Gazze İçin Yoldayız” sloganıyla yola çıkan bu filo, tarihin en büyük sivil deniz misyonlarından biri olarak Gazze halkının umudu olmayı hedefliyor. Bu mücadele, sadece denizle sınırlı değil; karadan da devam eden Global March to Gaza ve Sumud Konvoyu gibi girişimler, Gazze'ye yönelik dayanışmayı güçlendiriyor.

Gazze'ye yönelik insani yardım girişimleri 2008'de Özgür Gazze Hareketi (Free Gaza Movement) ile başladı. Ağustos 2008'de, 44 barış aktivisti, Kıbrıs'ın Larnaka Limanı'ndan “Free Gaza” ve “Liberty” adlı iki küçük tekneyle Gazze'ye ulaştı. Bu tarihi sefer, ablukaya karşı uluslararası bir tepkiyi ortaya koyarak Gazzelilere umut ışığı oldu. Ancak bu girişimler, İsrail'in sert müdahaleleriyle karşılaştı. 2010'da, 32 ülkeden 663 yolcunun yer aldığı Gazze Özgürlük Filosu, uluslararası sularda İsrail Deniz Kuvvetleri'nin saldırısına uğradı. Mavi Marmara gemisinde 10 Türk aktivist hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı. Bu trajik olay, dünya çapında büyük yankı uyandırdı ve ablukaya yönelik tepkileri artırdı.

2025 yılı, Gazze'ye yardım çabalarında hem denizde hem karada yeni bir dönüm noktası oldu. Ancak İsrail'in engellemeleri devam etti. Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun organizesiyle yola çıkan iki gemi, İsrail tarafından uluslararası sularda durduruldu. Haziran 2025'te, “Madleen” adlı gemi, Sicilya'nın Catania Limanı'ndan Gazze'ye yardım taşımak için yola çıktı. Gemide, İsveçli aktivist Greta Thunberg ve Avrupa Parlamentosu üyesi Rima Hassan gibi tanınmış isimler yer alıyordu. Ancak 9 Haziran'da, uluslararası sularda İsrail güçleri tarafından durdurulan gemi, Aşdod Limanı'na çekildi ve 12 mürettebat üyesi gözaltına alındıktan sonra sınır dışı edildi. Temmuz 2025'te ise “Handala” adlı bir başka gemi, İtalya'nın Siraküza Limanı'ndan hareket etti. 21 aktivist ve gazeteciden oluşan mürettebat, bebek maması, gıda ve ilaç gibi temel ihtiyaç malzemeleri taşıyordu. Ancak 26 Temmuz gecesi, gemi Gazze'ye 70 deniz mili kala uluslararası sularda İsrail tarafından ele geçirildi. Mürettebat gözaltına alındı ve gemi Aşdod'a yönlendirildi.

Gazze'ye destek sadece deniz yoluyla sınırlı kalmadı. 2025'te karadan organize edilen Global March to Gaza ve Sumud Konvoyu, ablukayı kırmaya yönelik güçlü bir dayanışma hareketi olarak öne çıktı. Global March to Gaza, 15 Haziran 2025'te Mısır'ın Arish kentinden Rafah Sınır Kapısı'na yürümeyi planlayan, 80'den fazla ülkeden yaklaşık 4.000 aktivistin katıldığı bir sivil girişimdir. Ümmet Hareketi olarak, Türkiye delegasyonumuzun da aktif bir şekilde yer aldığı bu yürüyüş, İsrail'in Gazze'deki ablukasını barışçıl yollarla kırmak, insani yardım ulaştırmak ve soykırımı durdurmayı amaçladı. Katılımcılar, 12 Haziran'da Kahire'de toplanarak Arish'e hareket etmeyi planladı, ancak Mısır makamları tarafından engellendi. Yaklaşık 200 aktivist, Kahire Havalimanı'nda ya da otellerinde gözaltına alındı, 400 kişi sınır dışı edildi ve bazıları saatlerce yiyecek ve su olmadan bekletildi. Mısır Dışişleri Bakanlığı, Rafah'a yürüyüş için izin verilmeyeceğini ve ulusal güvenlik gerekçeleriyle sıkı prosedürler uygulanacağını belirtti. 16 Haziran'da organizatörler, Mısır'daki baskılar nedeniyle yürüyüşü erteledi.

Sumud Konvoyu ise, Kuzey Afrika'dan Gazze'ye karadan ulaşmayı hedefleyen bir başka güçlü girişimdir. “Sumud” (Arapça'da direnç ve sabır anlamına gelir), 9 Haziran 2025'te Tunus'tan yola çıktı ve yaklaşık 1.500 aktivisti, 15 otobüs ve 150 araçla Libya üzerinden Mısır'a ulaşmayı planladı. Tunus, Cezayir, Libya, Fas ve Moritanya'dan katılımcılar, insani yardım teslim etmek ve Gazze'deki ablukayı sembolik olarak kırmak için bir araya geldi. Konvoy, Tunus'tan Sousse, Sfax, Gabes ve Ben Guerdane üzerinden Libya'ya geçti ve Zawiya'da coşkulu kalabalıklar tarafından karşılandı. Ancak 15 Haziran'da, Libya'nın doğusundaki Sirte yakınlarında, doğu Libya yetkilileri tarafından durduruldu. Organizatörler, Mısır makamlarının konvoyun geçişine izin vermediğini ve Libya'daki engellemelerin de bu nedenle olduğunu belirtti. 13 katılımcı, aralarında üç blog yazarının da bulunduğu gözaltına alındı ve konvoy Misrata'ya geri çekildi. 16 Haziran'da, Mısır'ın geçiş izni vermemesi üzerine konvoyun Rafah yolculuğu iptal edildi ve katılımcılar Tunus'a dönmeye karar verdi. Organizatörler, “Bu barışçıl bir girişimdir ve Gazze'deki ablukayı kaldırmak için başka yollar arayacağız” açıklamasını yaptı.

Bu engellemelere rağmen, Ümmet Hareketi ve Global Sumud Flotilla, direniş ruhunu canlı tutuyor. 40'tan fazla ülkeden aktivistlerin katılımıyla oluşturulan bu yeni filo, şimdiye kadarki en büyük ve en geniş kapsamlı deniz misyonu olma özelliğini taşıyor. Gemi sayısı, katılımcı çeşitliliği ve taşınan insani yardım miktarıyla tarihe geçmeye hazırlanan filo, Gazze'ye ilaç, gıda, tıbbi malzeme ve diğer temel ihtiyaçları ulaştırmayı amaçlıyor. Aktivistler, sadece yardım taşımıyor; aynı zamanda Gazze halkıyla dayanışma mesajı veriyor ve uluslararası toplumu ablukayı sona erdirmeye çağırıyor.

“Yine, Yeni, Yeniden Gazze İçin Yoldayız” sloganı, bu mücadelenin sürekliliğini ve kararlılığını yansıtıyor. Yine, çünkü bu, Gazze halkının yalnız olmadığını göstermek için defalarca tekrarlanan bir çaba. Yeni, çünkü her filo ve konvoy, yeni umutlar, yeni katılımcılar ve yeni bir direniş ruhu taşıyor. Yeniden, çünkü adalet sağlanana ve abluka kalkana kadar bu mücadele bitmeyecek. Aktivistler, farklı dinlerden, kültürlerden ve milletlerden bir araya gelerek insanlık için ortak bir hedefte buluşuyor: Gazze'ye özgürlük, adalet ve insan onuru.

Ümmet Hareketi, bu tarihi misyonda tüm dünya kamuoyunu Gazze'ye destek olmaya çağırıyor. Filo ve konvoylar, sadece yardım malzemesi taşımıyor; aynı zamanda küresel bir farkındalık hareketi yaratmayı hedefliyor. Gazze'deki abluka, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde devam ederken, bu girişimler, insan hakları ve adalet için bir sembol olarak denizlerde ve karada yol alıyor. Global Sumud Flotilla, “sumud” kelimesiyle Filistin halkının direniş ve sabır ruhunu selamlıyor ve bu ruhu tüm dünyaya yaymayı amaçlıyor. Gazze için yola çıkan bu cesur yürekler, ablukayı kırmak ve Gazzelilere umut taşımak için bir kez daha dalgalarla ve engellerle mücadele edecek. Ümmet Hareketi olarak, bu tarihi yolculuğa destek veren herkese teşekkür ediyor, Gazze halkının özgürlüğüne kavuşacağı günlerin yakın olmasını diliyoruz. Yine, yeni, yeniden Gazze için yoldayız!